18 Mayıs 2010 Salı

Unutulmayacak


Bundan 10 yıl önce, bilmiyordum maçın önemini hem Türk futbolu açısından hemde Galatasaray açısından her maçta olduğu gibi karşı komşuya gitmiştik abimle maçı izlemeye. Maçı çok net hatırlamasam da aklımdan çıkmayan pozisyonlar var. Bergkamp’ın 6 pastan üstten auta attığı top ve Taffarel’in efsanevi kurtarışını çok net hatırlıyorum o zamanlar küçük olmama rağmen. Popescu penaltıyı gole çevirdikten sonraki sevinçleri yarıda kesip reklama giren TRT’ye sinirlenip komşunun masayı kırmasını da, sonra arabayla tur atmaya gittiğimizi de hayal meyal hatırlıyorum ama o zaman
Galatasaray’ın ne büyük bir iş başarmış olduğunun farkında değildim. Ama sonradan farkına vardığımda o günleri hayal meyal hatırlamanın bile büyük bir şans olduğunu anladım. Popescu’nun penaltı atışını her gördüğümde ise tüylerimin diken diken olmasının gururunu hala yaşıyorum.



O başarı her ne kadar tekrarlanmasa da Galatasaray’ın , Türk futbolunun neler yapabileceğini göstermiştir bizlere. Galatasaray ne zaman bi galibiyet serisi yakalasa 2000 ruhu dedirtmiştir medyaya. Ve her yıl umutlandırmıştır bizleri Galatasaraylıları o kupa ve belki bu sene belki önümüzdeki belki daha da sonra Galatasaray tekrar sahip olacaktır o kupaya ama 2000 senesinde yazılan tarih hiçbir zaman unutulmayacaktır unutturulmayacaktır…

Hiç yorum yok: