Dün gece Spor Toto Dostluk Kupası adı altında 2 takım da sezon öncesi hazırlık maçlarının en ciddisini oynadılar Almanya'da. Galatasaray hala yapılmamış transferler nedeniyle yedek ağırlıklı oynarken, Fenerbahçe bana göre ideal kadrosundan çok da farklı olmayan bir kadroyla çıktı sahaya. Bunda Aykut Kocaman'ın ilk derbisi olması itibariyle kendini kanıtlama isteği de etkiliydi, fazla macera aramadı Fenerbahçe. Sonuçta bir hazırlık maçı bu, fazla detay yorum yapmak ne kadar doğru olur bilemiyorum ama önce kısaca bir Fenerbahçe'ye değinelim, sonra bu maçın ışığında Galatasaray'ın seneye ne oynayıp ne oynayamayacağını değerlendiririz.
Fenerbahçe'nin hazırlık maçlarından da gördüğümüz kadarıyla en büyük eksiği stoper ve forvet mevkilerinde. Bugün 2 eksik de fazla ön plana çıkmadı, erken gelen kırmızı kart ve sonrasında bulunan golden sonra Fenerbahçe ileri çıkmadı, defansı iyice birbirine yaklaştı ve yavaşlıkları gözükmedi. İleride gol aramadığı için de forvet sıkıntısı çekmedi. Yani biraz abartılı bir ifadeyle kırmızı kartın sonrasında gelen golle Fenerbahçe için avantaja dönüştüğünü söyleyebiliriz. Ama eğer bu maçın dolduruşuyla Lugano'nun yanına stoper almazlarsa başları çok yanar Bilica şerefsiziyle. Andre Santos çok kilo almış ve çevikliğini kaybetmiş, ama tabii ki yetenekleri duruyor ve güzel bir gol attı. Kilo verip beli inceltmesi lazım. Kalede de Volkan dışında oyuncusu yok Fener'in, Volkan'ın da bugün yaptığı hatayla dengesiz bir oyuncu olduğu görüldü. Volkan'ın sakatlık veya ceza durumlarında sıkıntı çekmemek için oraya da bir takviye şart. Orta sahada Baroni'yi hiç beğenmiyorum, sağ açıkta Kazım varken Dia alınıyorsa Baroni'nin yerine de adam alınmalı ama hiç zannetmiyorum. Hem Selçuk da var orda, Aykut hoca az bile söyledi demiş Köln maçından sonra, bu maçtan sonra da ayağım takıldı hakemin ayağına demiş, Galatasaraya da gol atmıştı ne güzel oyuncu işte.. Forvette Fenerbahçe Gyan'la anlaştı deniliyor, ben Dia-Gyan-Stoch 3lüsünün hız, güç ve yetenek olarak Türkiye standardının üstünde başarılı bir hücum hattı oluşturacağını düşünmekteyim. Küçük maçlarda Alex de bu 3lüye katılarak skor arttırılabilir, ama büyük maçlarda büyük risk olur orta sahayı 2 oyuncuya bırakmak (her ne kadar 3 oyuncunun da defans yardımı olsa da), dolayısıyla Aykut Kocaman'ın Alex'i yavaş yavaş daha az değerlendirme planı olabilir. Bu da kaç senedir Alexspor takılan Fenerbahçe açısından iyi bir gelişme.
Galatasaray hakkında maçtan alınacak dersler daha fazla. Önce yeni transferlere değinelim. Ali Turan sağ bekte geçen seneki performansının çok altındaydı, futbolsuz geçen 6 aydan olumsuz etkilenmiş olması doğal. Orta sahada Cana henüz hazır değil, birkaç felaket pas tercihi de oldu ve hemen Mustafa Sarp'tan iyi değil şeklinde eleştirilere başladı çok bilen medyamız. Musa bana göre onun futbol yapısına oranla çok hücumcu bir görevdeydi bugün, her ne kadar ceza sahasına sürpriz girişleri+boyuna göre iyi kafa vuruşları olsa da o rolde oynayamaz bana göre Musa. Ancak oyuncunun 92'li olduğunu unutmayalım, Rijkaard da büyük maçta vereceği performansı görmek istemiştir diye tahmin ediyorum. Forvette Mehmet Batdal karşısındaki stoperlere zaman zaman fizik olarak üstünlük sağlasa da yeterince etkili olamadı, yakaladığı tek net pozisyonda da bencillik yapınca gol bulamadı. Gelelim maçın en iyilerinden Serdar Özkan'a. İlk yarı o da takımın pasif futboluna uyum sağlamıştı, ancak 2. yarı Arda'yla birlikte takımın bir şeyler yapan 2-3 oyuncusundan biriydi. Özellikle sol kanada geçtikten sonra Bekir'i perişan etti orda ve yeteneklerini bize tekrardan hatırlattı. Dediğim gibi Galatasaray'da 11 oynayacak mentale sahip olduğunu düşünmesem de yedekten etkili performans gösterecek oyunculara ihtiyaç var.
Stopere transfer lazım, ancak Servet'i satamadığımız için sanırım oraya takviye gelmeyecek (veya üst düzey bir takviye gelmeyecek). Bugün oynayan ikiliden birinin Neill'ın partneri olacağını düşünüyorum ben, Hakan da sol bekteki yerine geri dönecektir. Bugün Servet kendini toparlamış gözüktü bana, biraz daha düşük profille oynayıp gereksiz toplar yapmazsa kaliteli bir oyuncu olduğunu biliyoruz zaten. Gökhan Zan ise iyi oyuncu olsa bile sakatlık problemi yüzünden takımı onun üzerine kurmak mümkün değil ne yazık ki. Geçelim orta sahaya. Bu maçta da görüldü ki Galatasaray'ın en büyük sıkıntısı ön liberosuyla hücum hattına yakın oynayan orta saha oyuncusu arasında köprü görevi görebilecek çift yönlü bir oyuncu (=box to box). Sarp'ın bu görevi yerine getiremediğini geçen sene de gördük, bugün de ilk yarıda yine yetersizliğini gösterdi. Ayhan kadroda bu görevi az çok yapabilen tek oyuncu ama o da yaşı ve geçen seneki performansı nedeniyle güvenilmez ama bugün Sarp'tan iyiydi. Barış sağ kanatta fena bir performans sergilemedi bana göre, teoride box to box oynayabilecek bir oyuncu olmasına rağmen ortada geniş alanda mevkisini çok kaybediyor, takımın geri kalanı da işlemeyince defoları çok gözüküyor, sağdaysa bu eksikleri daha az belli oluyor. Son 10 dakikada oyuna giren Cumhur'sa bana göre Cana'nın yedeği olarak düşünülmeli A takımda, düzgün ve çalışkan bir çocuk ve altyapıdan yetişmesi de önemli bir artı. Bir diğer iyi performans da sol bekte Serdar'dan geldi, ters kanatta olmasına rağmen Kazım'a geçit vermedi ve umut verdi.
Ve gelelim Arda'ya. Arda bugün ilk yarıda da 2. yarıda da takımın en önemli ve çoğu zaman tek silahıydı. Her top Arda'yla buluşturuldu, Arda'ya göre pozisyon alındı ve o ne yapacak diye beklendi. Arda da bize gösterdi ki futbol topuyla yetenekleri o sahadaki herkesin fersah fersah üzerinde. İlk yarı sol açık oynadı Arda, 2. yarıysa genelde ortaya geldi. Geçen sezondan beri söylüyorum, Arda Galatasaray'da sol açık oynamamalı. Birincisi bizim taktiğimizde kanat oyuncularından beklediğimiz skorer katkıyı veremiyor (şut çalışmış belli ki ama hala topa sert vurmaya alışamamış), 2.si beli çok kalın olduğundan yeterince hızlı değil (bel de biraz incelmiş ama o konuda alınacak çok yol var). Dolayısıyla Arda orta sahanın ortasında, forvetin hemen arkasında oynamalı. Geçen sene ilk haftalarda gösterdiği performans ortada, Kalli zamanında orada oynadığı zaman gösterdiği performans ortada, bu adam doğal yeteneklerini en iyi şekilde gösterecek özgürlüğü forvet arkasında yakalıyor. Ben Rijkaard'ın da bu durumun farkında olduğunu düşünüyorum, geçen sene sol çizgiye döndükten sonra hem onun hem de takımın performansındaki düşüş ortada. Galatasaray önümüzdeki sezonda da 4 defans 3 orta saha 3 forvet oynamalı ama bu geçen seneki dizilişle ve geçen seneki oyuncu rolleriyle olmamalı. Bu konuda daha detaylı analizi aylar öncesinde başlattığımız inceleme yazısının son halkasında değineceğiz, ama transferleri beklemekten yazı sarktıkça sarkıyor. Transferleri yine kampa yetiştiremeyen Adnan Sezgin'e de sevgi ve saygılarımı sunuyorum..

Dostluk anlayışımızı da bugün yine tüm dünyaya gösterdik. Kendimizi rezil etmeyi iyi biliyoruz. En kavgasız maçımız böyle olsun. Amin (!)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder