
Wizards ilk sıradan Wall'ı alarak bizleri şaşırtmadı. Wall / Wizards uyumu üzerine çok şey yazılıp çizildiğinden ayrıntıya girmeyeceğim. Wizards, draftın en yüksek profilli oyuncusunu seçerek beklenen ve bence doğru hamleyi yaptı. Artık Wall'la Arenas'ın bir arada nasıl oynayacağını çözmek zorundalar. Bir de yaptıkları takastan bahsetmek gerekir. Wizards gelecekteki bir 2. tur seçimi hakkı karşılığında Kirk Hinrich'i ve 17. sıra seçimi Kevin Seraphin'i aldılar. Bulls'sa salary'sini boşalttı ve Hinrich'in gidişiyle Rose ve Noah'ın yanına 2 maksimum kontratlı oyuncu alabilecekler. Wizards da Hinrich'le Wall'a mentorluk yapabilecek ve Arenas konusunda problem yaşarlarsa Wall'la beraber oynayabilecek bir oyuncu kazandı.
İkinci sırada da beklenildiği gibi Turner seçildi. Sixers takas yapmazsa uyum sorunu yaşayacaktır ancak en doğru seçimi yaptıklarını düşünüyorum. Draftın yıldız potansiyeli olan çok yönlü ve her alana katkı veren bir oyuncuyu pas geçmek olmazdı. Fakat bu seçimden sonra Sixers yaz boyunca Iguodala'yı gönderecek bir takas arayacaktır.
Üçüncü sırada yine sürpriz yoktu ve Favors Nets'e, Lopez'in yanına gitti. Draft'ın en genç ve potansiyelli oyuncularından olan Favors, uzun vadede iyi bir seçim haline dönüşecektir. Ancak Nets başkanı Prokhorov'un kısa vadede başarı planlarına uygun bir seçim olduğunu düşünmüyorum. Gerekli sabır gösterilirse süperstar potansyieline sahip Favors'ı takas edebileceklerine dahil söylentiler var. Bence çok iyi bir teklif olmadıkça Favors gibi bir yeteneği ellerinden kaçırmamalılar.
Dördüncü sırada seçilen Wesley Johnson'sa zaten önceden belirli picklerdendi. Takımın ihtiyaçlarını uygun bir oyuncu ve ilerde süperstar olmasa da çok iyi bir oyuncu olacağına inanıyorum. Ancak Cousins kumarı tutarsa ileride hatalı bir seçim olarak görülebilir. David Kahn'sa draftta 3 small forward seçip birini yine başka bir small forward için takas ederek kendine özgü ilginç seçimlerine yenilerini ekledi.
Beşinci sırada Sacramento bizi şaşırtmayarak Cousins'ı seçti. Zaten Hawes'ı gönderdikten sonra bu seçim iyice belirginleşmişti. Cousins, direk katkı verebilecek bir oyuncu ancak olgunlukla ilgili sorunları var. Fakat yine de lige bu fiziğe sahip ve pota altından skor yapmasını bilen oyuncular çok nadir geldiği için bu draftın en büyük yıldızlarından biri olabilir.
Altıncı sırada korktuğum başıma geldi ve tuttuğum takım hiç tutmadığım bir oyuncu olan Udoh'u seçti. Monroe hala seçilmemişken Udoh seçimine katılmıyorum. Gerçi o kadar eksik var ki ne alırsak giderdi ama Monroe gibi farklı bir uzun, takıma daha faydalı olabilirdi. Her ne kadar stil olarak Udoh takıma daha uygun olsa da kafamda kendisiyle ilgili soru işaretleri var. Aynı zamanda Wright ve Randolph'la olan benzerliklerini de düşününce bu kadar yukardan seçmemizin yanlış olduğunu düşünüyorum.
Detroit yedinci sıraya Monroe'nun kalmasıyla ayaklarına gelen fırsayı tepmedi ve en acil ihtiyacı olan pota altını kuvvetlendirmiş oldu. Aslında Monroe pas yetenekleriyle Detroit'in yarı saha hücumuna Warriors'tansa daha uyumlu olacaktır ve ben çok farklı bir oyuncu olarak lige renk katacağını düşünüyorum. Aslında onların ilk tercihi Cousins'tı fakat buralara kalmayacağı belliydi.

Cippers ihtiyacına uygun olarak Aminu'yu seçti. İlk senelerinde zorlanacaktır ancak 3 numara oynayabilirse Clippers'a katkı vereceğini düşündüğüm bir oyuncu. Potansiyel olarak üst düzey bir isim olduğunu söyleyebiliriz. Ve hücumu gelişmeye devam ederse draftın steal'larından olabilir.
Utah giden Korver'ın yerine yine başka bir beyaz şutör, Hayward'ı seçerek iyi bir iş yaptı. İlk tercihleri Monroe Detroit tarafından seçildiği için Korver'dan çok daha potansiyelli bir şutör aldılar. Tabi kariyerindeki başarısını Sloan'ın sistemine uyumu belirleyecek ancak bench'ten gelerek ilk sene bile katkı verebileceğini düşünüyorum, tabi ki Sloan ona şans verirse.
Pacers, Paul George'u alarak potansiyeli seçti. Çok iyi bir fiziğe ve şuta sahip olduğunu söyleyebiliriz. Tabi takımın yıldızı Granger'la aynı pozisyonda oynaması onun için sorun yaratabilir ancak kendini geliştirirse draftın en iyi oyuncularından biri olabilir.
Oklahoma City Thunder, bu hafta ikinci defa Cap Space'ini kullanarak iyi bir takas yaptı. Önce Cook'un kontratı karşılığında Clippers'a gelecekteki bir 1. tur seçimi için gönderdikleri 1. tur seçimini almışlardı. Sonra da Morris Peterson'un kontratı karşılığında Cole Aldrich'i kadrolarına kattılar. Hücumu sınırlı olmakla beraber çok iyi bir ribauntçu ve blokçu olarak sivrilen Aldrich, pivot pozisyonunda sıkıtı çeken Thunder'a direk katkı verebilir.
Memphis, Brewer ve Gay'in kontratının bittiği yazda drafttan Henry'yi alarak hem 2 hem de 3 numaralardan süre alabilecek çok yönlü bir oyuncu seçmiş oldu. İyi bir savunmacı ve gelişime açık bir oyuncu, seneye Memphis'te oyunun iki yönüne de katkı vererek faydalı olacaktır.
Toronto, 13 sıraya kadar inen Davis'i pas geçmedi. Bosh'u kaybedecek olan Toronto, Bargnani'ye tamamlayıcı olarak Davis'i seçti. Tabi ki Bosh potansiyeline sahip değil ancak kuvveti ve atletizmiyle Toronto'ya katkı verecektir.
Kesinlikle bir 2-3 numara ihtiyacı olmayan Rockets Patterson'ı alarak pota altını güçlendirmeyi seçti. Aynı zamanda Patterson Kentucky'nin 3. lottery oyuncusu oldu. Scola ve Yao'nun arkasından gelerek iyi bir katkı verebilir.
Lottery'den sonra dikkati çekenler:
Minnesota, Wesley Johnson'dan sonra Babbit'i alarak yine aynı pozisyonda oyuncu seçme geleneğini devam ettirdi sandık fakat onu Portland'a göndererek içimizi rahatlattılar. Babbit, müthiş bir şutör ve skorer ancak oyunu NBA'e nasıl yansıyacak göreceğiz.
Kentucky'nin bir diğer oyuncusu Bledsoe da 18. sıradan seçildi. Ben, Bledsoe'nın bu draftın iyi oyuncularından olabileceğini düşünüyorum. Wall'la aynı takımda oynadığı için kendini tam anlamıyla gösteremediğini söylemeliyiz.
Miami, 48. sıradan Latavious Williams'ı seçerek, kolej okumadan D-League'de oynayan bir oyuncuyu tercih etti. Onun dışında 2. turda 3 seçim daha yapan Heat, Wade'in yanına getireceği süperstarlardan sonra kadroyu minimum kontratlarla doldurmaya başladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder